Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Phrasals | relate (something) to (one) v. | (birine bir şeyi) anlatmak | ||
I can relate to that. Bunu anlatabilirim. More Sentences |
||||
Phrasals | relate (something) to (one) v. | (birine bir şeyi) açıklamak | ||
My last explanation of vote relates to economic actors during the period of transition to the euro. Oylamaya ilişkin son açıklamam, avroya geçiş dönemindeki ekonomik aktörlerle ilgilidir. More Sentences |
||||
Phrasals | relate (something) to (one) v. | (birine bir şeyi) aktarmak | ||
Phrasals | relate (something) to (one) v. | (birine bir şeyi) tanımlamak |